BESLENME

GLUTAMİN

İskelet kasında ve kanda en bol bulunan aminoasit olan glutaminin özellikle sağlıklı bağışıklık ve gastrointestinal (mide-bağırsak) fonksiyonlar üzerine katkıları bulunmaktadır. Vücuttaki glutamin seviyesinin özellikle yoğun egzersizlerle azalacağı ve böylece egzersiz kaynaklı inflamasyon seviyesinde artış olacağı vurgulanmaktadır (Parry-Billings ve ark., 1992; Kargotich ve ark., 1996; Kreider, 1998). Çünkü glutamin, kreps siklüsünün bir ara maddesi olarak T hücre proliferasyonu ve fonksiyonlarının başarısı için gereklidir (Carr ve ark., 2010). Bundan dolayı, egzersiz öncesi glutamin tüketimi pro-inflamatuar sitokin salınımını azaltmaktadır. Sitokinlerin baskılanma mekanizması, epitelyal sıkı bağlantılı protein kompleksinin stabilizasyonu (epithelial tight junction protein complex) yoluyla egzersiz kaynaklı gastro-intestinal geçirgenliğin önlenmesi ve periferik mono-nükleer kan hücrelerinin pro-inflamasyon yolağında nükleer faktör kappa beta (NF-kB, doku hasarına neden olabilir) hücrelerinin baskılanması süreciyle açıklanmaktadır (Zuhl et al., 2014). Bu hücresel yanıtlar, hem periferik mono-nükleer kan hücrelerinde hem de intestinal epitelyal hücrelerde ısı şok protein-1 ve 70 (HSP-1 ve HSP 70, hücrelere koruma sağlayan ısıya, bunalımlara, virüslere dayanıklı proteinler) yolunun düzenlenmesiyle ilişkilidir (Dokladny ve ark., 2013).

PROTEIN

Direnç antrenmanları sonrası tüketilen özel besin ve takviyelerin (nitrojen içeren bileşikler) net pozitif protein dengesini olumlu etkileyeceği ve anabolik etki yapacağı rapor edilmektedir (Campbell, 2011). Aynı zamanda literatür incelendiğinde, direnç antrenmanı yapanların protein takviyesi tüketmelerinin hem akut dönemde (Dangin ve ark., 2003; Tipton ve ark., 2007; Paddon ve ark., 2006) hem de uzun dönemde (kronik / 6-12 hafta) hipertrofik etki için hayati rol oynadığı bildirilmiştir (Burke ve ark., 2001; Cripp ve ark., 2006; 2007).

preload imagepreload image